Varis Nedir?

Varis

Varis nedir, nasıl oluşur? 
Toplardamarlar yerçekimine karşı kapakçıklar ve baldır pompasını kullanarak kirli kanı kalbe taşır. 
  Kanı kalbe geri taşıyan damarlar toplardamar olarak adlandırılır.  Bu damarlar kan akışının  kalbe doğru tek yönlü olmasını sağlayan kapakçıklar içerirler. Toplardamarlarda oluşan tıkanıklıklar ve aşırı basınç bu kapakçıkların düzgün kapanmasını engelleyerek geriye doğru kaçaklara sebep olurlar.  Sonuçta bacaklardaki yüzeysel toplardamarlar genişler, uzar ve büklümlü bir görüntü ile varisler oluşur.

Bacaklarda bulunan yüzeysel ve/veya derin toplardamar sistemlerinin etkili çalışmaması sonucu tıbbi adı venöz hipertansiyon (toplardamar yüksek tansiyonu) olan kan göllenmesi oluşur. Hormonal, ailesel, cinsiyet, yaş, meslak, hamilelik, aşırı kilo gibi risk faktörlerinGece oluşan kramplar, kaşıntı, şişkinlik, ayakta kalma ile ağrı, sıkça görülen şikâyetlerdir. 
Bu şikâyetler varislerin büyüklüğü veya sayısı ile orantılı değildir.
in de eklenmesiyle toplardamar duvarı bozulur ve varisler oluşur.

Yüzeysel toplardamarların uzayıp büklümlü genişlemiş hale gelmesi varis olarak tanımlanmaktadır.




   
 

Bayanlarda hamilelik ve menstruasyon sırasında varislerle ilgili şikâyetler artar. 
Hanımlarda varislere, erkeklere oranla 4 kez daha fazla rastlanmaktadır. 
Anatomik olarak 3 tip varis vardır: 
1) İri yeşilimtrak ana varisler.


 
2) Cilt altında ağ biçiminde   yapılar oluşturan morumsu retiküler varisler 
              

3) Kırmızı ipliksi  varisler 
      


Toplardamarlar (venler, venalar) açıklığı kalbe doğru bakan kapakçıklar içerir. Bu kapakçıklar, göğüs ve karın içinde, öksürme, hapşırma, ıkınma, yürüme, koşma vb. sebeplerle basıncın arttığı durumlarda  bu artışın uzuvlardaki toplardamarlara yansımasını engeller ve kan akımı daima kalbe doğru olur.



Kapakçıklarda herhangi bir nedenle ( Geçirilmiş flebit, aşırı şişmanlık, irsiyet, doğumlar vb.) oluşan kaçaklar,  daha aşağıdaki damarlarda aşırı basınç artmasına sebep olur.  Zaman içinde yüksek basınç ile normalden fazla gerilen bu damarlarda,  genişleme, uzama ve büklümlenmeler oluşur.  Bir yandan genişleyerek deforme olan bu damarlar,  kendi içlerindeki kapakçıklar da karşılıklı gelemediklerinden,  aşağıya doğru kaçaklara,  venöz dolaşımda iki yönlü akımlara yol açarlar.  Böylece daha da aşağılara yansıyan yüksek basınç, buralardaki venlerde de varislerin oluşmasına sebep olur. 
Oluşturduğu şikâyetler: 
Çirkin görüntü oluşturan damarlara ait kozmetik kaygılar haricinde, varislerin neden olduğu yakınmalar bacaktakitoplardamar yüksek tansiyonuna bağlı olarak gelişir. Zaman içinde damar duvarındaki bozukluk baldır ağrısı, özellikle ayak bileklerinde şişlik, ağırlık hissi, gece krampları vb. şikâyetlere neden olur. İlginç olan toplardamar yüksek tansiyonuna bağlı gelişen bu şikâyetlerin uzun zaman içinde oluşması ve hastalar tarafından tam olarak algılanmamasıdır.


         
                                   
                                  

İlerlemiş vakalarda ise

  • Kanamalar       
  • Ciltte kızarma
  • Ayakta aşırı terleme 
  • Lenf yollarının iltahaplanması

      Korunma yöntemleri:

  • Seyahat, oturma gibi baldır kas pompasının çalışmadığı durumlarda eksersizler ve kompresyon çoraplarıyla kan hareketinin sağlanması.
  • Düzenli eksersiz yapmak (özellikle yüzme, aerobik, koşu, yürüyüş bantları vb.)

                  

  • Bacakları kalp seviyesinden yukarı kaldırarak bacak kan dolaşımına yardımcı olmak.
  • Aşırı sıcaktan uygulamalardan( hamam, sauna, sıcak suyla ovmak vb) sakınmak.
  • Her gün bacaklara ayaklardan başlayarak uyluğa doğru olacak şekilde oda sıcaklığındaki su ile duş aldırmak.
  • Gebelik sırasında eksersiz ve özel olarak tasarlanmış varis çoraplarını kullanmak.
  • Sağlığınız için aşırı kilolardan, sigara, alkol ve düzensiz hayat şeklinden uzak kalmak.
  • Bacakların üst kısmını sıkan giysiler giymemek.
  • Basınç ölçümü yapılmış varis çorabınızı doktorunuzun tavsiyelerine uygun olarak kullanmak.

 

Kan dolaşımını kolaylaştıran eksersizler: Bu eksersizler bacak ve baldırda bulunan kas pompasının kullanılarak toplardamarların içinde bulunan kanın kalbe dönüşünü sağlayan hareketlerdir. Bu eksersizler hamilelik gibi özel durumlarda günde en az iki defa yapılmalıdır. 
Başlangıç pozisyonu:


Rahat bir şekilde sırt üstü yatın, ellerinizi boynunuz arkasında birleştirin ve ayaklarınız gergin olacak şekilde uzatın. 
Dizlerinizi karnınıza doğru bükün, bu pozisyondayken bacaklarınızı gergin olacak şekilde yukarı doğru uzatın ve yavaş olarak başlangıç pozisyonuna dönün. Bu eksersizi 5–20 defa tekrarlayın. 
 Ayak eksersizleri için başlangıç pozisyonu: 



Baldırlarınız alçak bir sandalye veya iki minder üzerindeyken sırt üstü yatın.

Ayak parmaklarınızı katlayın ve zorlayarak sonuna kadar açın. Bir dakika boyunca bu hareketi yapın.

Yukarda anlatılan pozisyonunuzu korurken, ayaklarınızı saat ve tersi yönünde çevirin. 30 saniye boyunca 5 defa aynı hareketi yapın. 
Aynı pozisyonda ayaklarınızı 10 defa ileri ve geriye doğru hareket ettirin. Bu eksersizi 1 dakika boyunca yapın. 
Gün içinde veya yolculukta yapılacak eksersizler:

  • Ayak parmaklarınız üzerinde yükselin.
  • Sandalyede otururken ayaklarınızı kendinize doğru çekin.
  • Bu eksersizleri fırsat buldukça en az 5 dakika boyunca yapın.

                                        
Elastik bandaj ile baldır pompasının kuvvetlendirilmesi: 
Yere oturur pozisyondayken elastik bandajin kuvvetini yenecek şekilde ayağınızı kendinize çekerek bırakın. 

 



           
EN ÖNEMLİSİ!!!
Damar sağlığınız için düzenli olarak 
Spor ve yürüyüş 
Yapın.

 

Ne Yapabiliriz? 
Varisin tipi ne olursa olsun,  diğer hastalıklara oranla tedavisi kolay ve her zaman mümkündür. 
Ameliyat (cerrahi teknik),  iri ve büklümlü varislerde  kesin tedavi yöntemidir. 
Retiküler ve ipliksi varislerde ışın tedavileri tek başına veya skleroterapi ile beraber uygulanır. 
Kırmızı ve mavi ağımsı yapıdaki varislerde TC 3000 sistemi kullanılmaktadır 
Tedavi Yöntemleri 
Ameliyat   
Bu yaklaşımda varisli bölgeler işaretlenmekte ve işaretlenen bölgelerde ciltte 2–4 cm kesiler yapılarak variköz damar paketleri çıkartılmaktadır. Alınan damarların vücutta kalan uçları bağlanarak kanamalar önlenmektedir. Bu işlem tamamlandıktan sonra kasıktan ayak bileğine uzanan   Büyük Safen Veni,  “Stripper” (varis teli) ile kopartılarak alınmaktadır.
Bu yöntemin sakıncaları, çoğu zaman sağlam olan safen damarının, varislerin tekrarlayacağı endişesi ile  alınması ve hastanın birkaç gün hastanede kalmasını gerektirmesidir. 
İri büklümlü varisler,  hasta için en kolay ve kalıcı biçimde tedavi olan varislerdir. 
İri tip varislerin (çapı 2mm veya daha büyük) tedavisinde kanımca tek tedavi yöntemi, bu varislerin cerrahi tekniklerle çıkartılmasıdır. Burada dikkat edilecek konular, sağlam damarların korunması, hasta damarların tamamının alınması ve ameliyat sırasında cilt ve cilt altı dokularına azami ihtimam  gösterilmesidir. 
Böylelikle hasta en az travma ile ameliyattan çıkacak ve erken dönemde işinin başına dönebilecektir. 
Ne yazık ki, bu prensiplere dikkat edilmeyen durumlarda,  varis ameliyatı hasta için oldukça zahmetli, nekahat dönemi uzun ve sonuçları açısından da umulanın elde edilemediği bir girişim olacaktır. Her merkezde çeşitli cerrahi branşlar tarafından kolaylıkla üstlenilen varis cerrahisi, elde edilen kötü sonuçlar ve erken nükslerle haksız olarak  "varis tekrarlar"  kavramını oluşturmuştur.  
Konuda uzmanlaşmış cerrahların dikkatli bir teknikle gerçekleştirdiği varis ameliyatlarından sonra 5 yıl içinde varisin tekrarlama olasılığı sadece %2–5 arasındadır.  Diğer bir deyişle,  %95–98 oranında KESİN tedavi elde edilir. 
Varis cerrahisi girişimlerde iki tip anestezi tekniği uygulanabilir:

  1. Bölgesel Anestezi
  2. Genel Anestezi

Spinal anestezi ve Epidural anestezi bölgesel anestezi teknikleridir. Bu tip bölgesel anestezi verilen hastaların ameliyattan sonra 24 saat hastanede kalmasında yarar vardır. 
Spinal anestezi: Özel olarak imal edilmiş çok ince bir iğne ile omurilik sıvısı içine verilen ilaçlarla yapılan anestezi çeşididir. Bu anestezi şeklinde hasta uyanıktır, ortalama olarak 2 saat kadar göbek hizasının altındaki bölgelerde hiç bir şekilde ağrı hissetmez.
Epidural anestezi: Diğer bir bölgesel anestezi tipidir. Bu teknikte ilaç omurilik zarı dışına verilir. Daha çok, uzun sürme olasılığı olan ameliyatlarda ve ameliyat sonrası fazla ağrı duyulacak durumlarda tercih edilmektedir. Bu anestezi tipinde hasta saatlerce ağrısız bir durumda tutulabilir.
Varis cerrahisinde tercih edilen esas anestezi yöntemi genel anestezidir. 
Günümüzde uygulanan genel anestezi, son derece güvenli ve ameliyat sonrası dönemi rahattır.  1990'lı yıllardan itibaren anestezi cihazlarına bilgisayar teknolojisinin de ilavesiyle hastaların emniyeti açısından büyük ilerlemeler olmuştur. Aynı yıllarda daha güvenli, etkin ve olumsuz yan etkileri daha az olan anestezi ilaçları kullanıma girmiştir. Son zamanlarda çok popüler olan bu ilaçların kullanımıyla; hastalar çabuk, bulantısız, sersemlik hali olmadan uyanmaktadırlar. Yeni çıkan bu ilaçların kalp ve dolaşım sistemine herhangi bir olumsuz etkisinin olmaması sonucunda, hastalar ameliyat gününün akşamını evlerinde geçirebilmektedirler. 
Ameliyat sabahı ılık bir duş almak, lensiniz varsa çıkarıp gözlük takmak, eşofman gibi bol ve rahat bir giysi giyip, ameliyat sonrasında refakat edecek yakınınızla birlikte ameliyathaneye gelmeniz önerilerimiz arasındadır.   Ameliyattan 8 saat öncesine kadar yiyecek, 5–6 saat  öncesine kadar  da içecek (süt-ayran hariç) alınabilir.  
Hiç unutulmaması gereken konu:  AMELİYATA TAMAMEN AÇ OLARAK GELİNMESİ GEREKİR.  Belirtilen süreler dışında su dahi İÇİLMEZ. 
Bu ameliyatta, Büyük Safen Veni, ayak bileğinin hemen önünden bulunur. Kasık hizasında yapılan kesi ile burada derin toplardamar ile bağlantısı kesilir. Varis teli (stripper) Safen damarının içine yerleştirildikten sonra bacağın diğer bölgelerindeki varisli damarlar cilde yapılan çeşitli kesilerden alınır. Daha sonra BSV resimde görüldüğü gibi stripper yardımı ile çıkartılır.

 

Skleroterapi (Iğne) 
Küçük varislerin giderilmesinde kullanılan bir tekniktir.  Bu yöntemde hastalıklı damarın içine çok ince bir iğne ile girilerek, az miktarda, damarı kurutan ilaçlar verilir.

Işın Tedavileri (Laser, Photoderm)   
İğne tedavisinde olduğu gibi küçük ipliksi varislerin tedavisinde önemli yeri vardır. İğne ile girilemeyen kılcal varislere belli dalga boylarında IŞIK yollanarak hasta damarda  hasar oluşturulur  ve kurutulan damar daha sonra vücut tarafından eritilerek yok edilir. Bu yöntemde de varisli bölgeye 2–4 seans tedavi uygulamak gerekir.


Termokoagülasyon 
TERMOKOAGÜLASYON (TC 3000) 
tc30001.jpg


TC 3000 ince varislerin yok edilmesini amaçlayan, her cilt tipinde kullanılabilen bir cihazdır. Herhangi bir bölgede, her biçim ve renkteki ince varisler TC 3000 ile tedavi edilebilir. Özellikle, çok küçük çaplı ve mikro-skleroz yöntemiyle ulaşılamayan varisler için uygundur.
TC 3000 çok yüksek frekanslı (4 MHz) bir dalganın termal bir lezyon oluşturması prensibiyle çalışır.

Cihaz, bir jeneratör ve sadece damara enerji verilmesini sağlayan çevredeki dokuya herhangi bir zarar vermeyen tek kullanımlık izolasyonlu nikel iğnelerden oluşur. Jeneratörün gücü optimum enerji vererek nekroz riskini önlemektedir. Nikel allerjisi olan kişilerde altın iğneler kullanılır.
Cihazın kullanılamayacağı durumlar: 
- Uygulama yapılacak bölgede enfeksiyon olması
- Uygulama yapılacak kişinin pacemaker taşıması
- Uygulama yapılacak kişinin hamile olması

Cihazın uzun süren yan etkisi yoktur.

Cihazın kullanımından sonra ince varislerin anında yok olduğu görülür. Termokoagülasyon nedeniyle cilt üzerinde kısa süreli kızarıklıklar oluşur. Bunlar birkaç gün içinde kabuk bağlar. 4-6 hafta içinde tamamen normale döner.
Avantajları
• Komplikasyon görülmez
• Kullanımı kolaydır.
• Telenjiektazik ve ince retiküler venler anında yok olur. 
• Alerji yapmaz.
• Pigmentasyon olmaz.
• Yanık olmaz.
 Yan etkisi yoktur.
• Hasta için rahattır: ağrı olmaz, bandaj gerektirmez
• Her çeşit telenjiektazik ve ince retiküler varisler üzerinde son derece etkilidir.
• Her cilt tipinde uygulanabilir.
• Hızlı tedavi : 
• Seanslar 15 dakika sürer.
• Bir seans 250–500 palsa karşılık gelir.
• Bir seansta 40 ila 50 cm telenjiektazik ve ince retiküler varis temizlenebilir

 

Basit varislerde pek komplikasyona rastlanmaz. Daha çok ileri ve 'sekonder' (bir başka sebebe bağlı) varislerde komplikasyonlar görülür.  Hafiften ağıra doğru: 
         Yüzeysel flebitler  (Mikrobik olmayan veya komplike toplardamar iltihapları)   
Çarpma, akım hızının yavaşlaması damar cidarında veya yakınında oluşan bir enflamasyon nedeni ile yüzeysel damarlarda oluşan pıhtılaşmalara yüzeysel flebitler denir. Oldukça ağrılıdır ve 7–10 gün gibi uzun bir sürede iyileşme görülür. Bazen vücudun başka yerlerindeki hastalıklarla yandaş olarak ortaya çıkarlar. Yüzeysel flebitlerde diğer derin damarların da ultrason/doppler  ile kontrolü gereklidir.  
         Varis kanamaları
İri varislerde bazen çarpma sonucu bazen de varisin üzerindeki cilt tabakasının incelmesi ve erozyonu sonucu spontan kanamalar gözlenir.  Cilt altına olan kanamalar ağrılı, geniş alanlara yayılan mor görüntüler oluştururlar.  Açık kanamalar ise, bol, neredeyse fışkırır tarzda olurlar ve sıklıkla panik yaratırlar. Basitçe üzerine basmakla durdurulabilen varis kanamaları uykuda veya bilinç kaybı olan durumlarda (örneğin trafik kazası) fazla miktarda kan kaybına sebep olabilir ve hayati tehlike oluşturabilir.  Hekim tarafından uygulanacak  elastik bandajlarla veya gerekirse cerrahi yöntemlerle ( dikiş vb.) kontrol ve tedavi edilirler. 
         Varislere bağlı kapanmayan yaralar (varis ülserleri) 
Sekonder varislerde, ayak bileği hizasında tipik kahverengi pigmentasyonla birlikte oluşan varis ülserleri tedavisi zor ve hasta tarafından tam kooperasyon gerektiren yaralardır. Ayak bileği hizasında cilde ait ince toplardamarlarda aşırı yüklenme, kapiller dolaşımında STAZ (duraksama) yaratarak cildin beslenmesini bozar.  Bu sebeple STAZ ÜLSERİ olarak da adlandırılan bu yaraların kapanması için uzun süreli (3 hafta kadar) KESİN yatak istirahati ve hekim takibi gereklidir. Yaralar kapandıktan sonra hekim tavsiyesine uyulursa tekrarlamazlar  


   


DİKKAT:  YALNIZ VARİS KANAMASI  DEĞİL, BÜTÜN KANAMALAR SADECE ÜZERİNE BASMAKLA DURDURULABİLİR. 
S- Varis ağızdan alınan ilaçlarla tedavi olur mu?   
Ağız yoluyla ve sistemik olarak (örneğin antibiyotikler gibi) uygulanan ve varisi tedavi eden bir ilaç yok. Ancak  toplardamar hastalıklarında kullanılan ve damar cidarını kuvvetlendirdiği ileri sürülen ilaçlar mevcut. Ayrıca alternatif tıp uygulayıcıları bazı vitaminlerin ve bitki özlerinin toplardamar hastalıkları tedavisinde yeri olduğunu ileri sürmekteler. Bu konuda bilimsel bir kanıt yok. 
S- Ameliyattan sonra varisim tekrarlar mı?
2mm ve yukarısı varisler için ameliyat kesin bir tedavi yöntemidir. Ameliyat öncesi doğru saptamalar ve titiz cerrahi teknik ile yaklaşıldığında nüks (tekrarlama) oranı  5 yılda %2-5 arasındadır. Ameliyat sonrası önerilerine uyulduğunda pratik olarak varis tekrarlamaz. 
S- Skleroterapi-İğne tedavisi varisleri önler mi?
Skleroterapi var olan 1mm ve daha ince ipliksi varisleri yok eder. Yeni çıkabilecek olan  varisler üzerindeki etkisi gösterilememiştir.  Tıbbi-Akademik  tartışma olarak, ipliksi-kapiller varisleri besleyen STEM VENA'ların Skleroterapi ile kapatılması yoluyla yeni oluşabilecek kapiller varisler engellenebilir 
S- Lokal anestezi ile varis ameliyatı olur mu? 
Çok ufak sahalarda, genel ya da bölgesel anestezi uygulamaya değmeyecek kadar küçük girişimler için lokal anestezi teknikleri uygun olur. Normal bir varis ameliyatında tüm ameliyat sahasını uyuşturmak için aşırı miktarda anestetik madde ve daha da önemlisi çok sayıda ağrılı enjeksiyon gerekir. Pratikte bir bacağa 50–60 lokal enjeksiyon yapmak yerine diğer anestezi teknikleri hasta açısından çok daha emniyetli ve konforlu bir yaklaşımdır. 
S- Hangi varisler iğne tedavisi olur?
2 mm veya daha küçük damarlar iğne tedavisi için en uygun olan varis tipleridir. Az miktarda ilaç enjeksiyonu ile bütün varisli damar cidarı etkilenir. Ayrıca küçük damarlar vücut tarafından kolayca ve kısa sürede eritilir.  2 mm ve daha büyük varislerde iğne tedavisinin başarı oranı süratle düşer. Bunun nedeni yüksek volümlü bu damarların içine zerk edilen ilacın, ortamda bulunan bol miktarda kan ile sulanarak etkisinin azalmasıdır. Diğer yandan bu boydaki damarların duvar kalınlığı ve cüssesi fazladır. Vücut tarafından eritilmesi zor veya mümkün olmayabilir. Büyük damarlarda, bazen kapansalar da yeniden açılmalar olur. 
S- İğne ile varisleri ÇEKMEK mümkün mü?
Hayır, iğne tedavisinde varisler "çekilmez". İçlerine sklerozan (kurutucu) ilaçlar verilerek istenmeyen hasta damarların zaman içinde vücut tarafından eritilmesi sağlanır. 
S- Hamilelik sırasında varis açısından nelere dikkat etmeli?
Hamilelik sırasında bacak damarları, salgılanan ekstra hormonlar,  batın içinde artan basınç ve kilo alma gibi sebeplerle aşırı derecede etkilenmektedir.  Hamileliğin ilerleyen aylarında çok fazla ayakta kalmamak, özellikle oturulduğu zaman ayakların yüksekçe bir yere konulması, eğer bacak damarlarında belirginleşmeler oluyorsa,  uygun bir varis çorabı kullanilması yerinde olur.  Bu önlemlere dikkat edildiğinde genellikle hamilelikte beliren varisler, doğumdan sonra gerileyecektir 
S- Varis irsi bir hastalık mıdır?
Evet, varis irsi özellikler taşıyan bir rahatsızlıktır.  Kan bağı olan akrabalarınızda varis varsa sizde de olma olasılığı vardır. Ancak bu mutlaka olacaktır anlamına gelmez 
S- Hangi varis çorabını giymeliyim?
En RAHAT ve severek kullandığınız varis çorabını giymelisiniz. Varis çorabı aslında rahatsız bir gereç değildir. Tam aksine size uygun olan varis çorabı gün sonunda yorgunluğunuzu önleyecektir. Varis çorabınız varislerinizi tedavi etmez, varislerin oluşmasını veya ilerlemesini engeller. Varis çorabı reçetesi yazmanın birçok bilimsel parametresi olabilir. Ancak, kişi rahat etmediği veya giyerken herhangi bir nedenle zorlandığı varis çorabını  kısa sürede terk edecektir.  Başka bir deyişle varis çorabınız iyiyse başka bir çorap giymek istemeyeceksiniz. 
Öte yandan varis çorabı kronik DERİN toplardamar hastalıklarının neredeyse tek ve en etkin tedavisidir. 
S- Varisten korunmak için ne yapmalıyım?  
Normal şartlarda hiçbir şey. Uzun süren seyahatlerde (3 saat ve üzeri) mutlaka varis çorabı giymek gerekir. Eğer devamlı ayakta çalışmayı gerektiren bir mesleğiniz varsa  normal çorap yerine diz altı varis çorabı kullanmak,  3 saat aralarla 5 dakika kadar ayaklarınızı göğüs hizasında veya daha yüksekçe bir biçimde dinlendirmeniz koruyucu olacaktır. Ailede varis varsa bu önlemlere daha da dikkat etmek gerekir.

Kaynaklar
—Emir Yusuf M.D,   Damar Cerrahı 
—PROF.DR. UFUK DEMİRKILIÇ
—Op. Dr. M. Halit Işıklar 

yukarı Hayata Destek Ozon — 2013, Telefon: 223 07 27